Bayram günlerinin klâsik ikramlığı tatlılar, istikrarsız yahut çok tüketildiğinde çeşitli hem vücudu hem de zihni etkiliyor. Diyetisyen Zehra Elban, “Bayramda tatlıyı nasıl tüketmeli” sorusunu açıkladı.
Bayramlar, ailelerimizin ve sevdiklerimizin bir ortaya geldiği, lezzetli yemeklerin, tatlıların sofralarda çokça yer bulduğu en özel vakit dilimlerindendir. Lakin bu karşı konulması sıkıntı tatların verdiği keyfin yanı sıra sıhhat üzerinde yaratabileceği olumsuz tesirlerin de göz arkası edilmemesi gerekiyor.
Acıbadem LifeClub Sağlıklı Hayat Hizmetleri’nden Diyetisyen Zehra Elban, bayramda bilhassa tatlı tüketimine dikkat edilmesi gerektiğinin altını kıymetle altını çizdi ve şöyle konuştu:
“Şeker ve yüksek tatlı tüketimleri kan şekeri düzeylerini süratlice yükseltip düşürebilir, bu da kısa vadede yorgunluk, halsizlik üzere şikâyetlere yol açabilir. Çok tatlı tüketiminin uzun vadede;
- diş çürükleri,
- kilo alımı,
- diyabet ve
- kalp rahatsızlıkları üzere önemli sıhhat meselelerine yol açabileceği de unutulmamalıdır.
Aynı vakitte uzun vadede damak tadı şekere daha da hassas hale gelebilmektedir.”
GÜNLÜK ŞEKER TÜKETİMİ BAYANLAR VE ERKEKLERDE FARKLILIK GÖSTERİYOR
Dünya Sıhhat Örgütü (WHO), şeker tüketiminin günlük toplam güç alımımızın %10’undan az olması gerektiğini vurgulayan yönergeler yayınlamıştır. Daha da sağlıklı bir beslenme için, şeker alımının %5’in altına düşürülmesi önerilmektedir.
Bu, birçok sıhhat sıkıntısının önlenmesine yardımcı olabilir. Amerikan Kalp Derneği ise, şeker tüketimini daha da sonlandırarak;
-
yetişkin kadınlar için günde 20 gram,
-
erkekler için ise günde 36 gram şeker tüketimini tavsiye etmektedir.
Bu yönergeler, tatlıların ve şekerli besinlerin çok tüketiminin sıhhat üzerindeki olumsuz tesirlerinin önlenmesi için değerli bir rehberdir.
YİYİN LAKİN PORSİYONLARA DİKKAT EDİN!
Bayramların günlük tüketilmesi gereken şeker ölçülerinin aşıldığı bir devir olduğunu belirten, Acıbadem LifeClub diyetisyenlerinden Zehra Elban, “Sağlığınızı korumak için birkaç kolay adımla günlük aldığınız şeker ölçüsünü azaltabilirsiniz.” dedi ve şu hususları sıraladı:
-
İlk olarak, tatlıları porsiyon denetimiyle tüketmeye ihtimam gösterin.
aşırıya kaçmadan, yalnızca bir yahut iki küçük porsiyonla yetinmek ülkü olacaktır. Çok çeşitli bir tatlı ikramıyla karşı karşıyaysak hepsinden bir çatal tadımlık da alabiliriz.
-
Şeker yerine doğal tatlandırıcılar yahut meyve bazlı tatlılar tercih ederek daha sağlıklı alternatifler oluşturabilirsiniz.
Bu noktada hurma, hurma özü, keçiboynuzu unu kullanılarak yapılmış doğal tatlılar yahut sütlü tatlı, kabak tatlısı, ayva tatlısı üzere tatlılar tercih edebilirsiniz.
-
Bayramda tatlı yemektense, sevdiklerinizle birlikte daha fazla toplumsal vakit geçirin.
Tatlıyı yalnızca fizikî bir ödül değil, tıpkı vakitte duygusal bir tecrübe haline getirebilirsiniz. Bu halde, hem bayramın tadını çıkarabilir hem de sıhhatinizi riske atmamış olursunuz.
TATLILARI DUYGUSAL TATMİN ARACINA DÖNÜŞTÜRMEYİN
Dyt. Zehra Elban, istikrarlı tatlı tüketiminin bedenen ve ruhen güzellik halini sağlamada değerli olduğuna dikkat çekerek kelamlarını tamamladı: “Bayramda tatlılar ekseriyetle memnunluk, paylaşım ve geleneklerle özdeşleşmiştir; bu nedenle tatlı yeme alışkanlığı bazen duygusal bir tatmin arayışına dönüşebilir. Lakin, tatlıları yalnızca duygusal bir ödül yahut gerilim atma aracı olarak görmek yerine, bayramda sağlıklı tercihler yaparak ruh halinizi dengeleyebilirsiniz. Tatlıyı yavaşça ve keyifle yemek, sevdiklerinizle birlikte geçirilen anların tadını çıkarmak, ruhsal manada tatmin olmanıza yardımcı olabilir. Ayrıyeten, tatlıyı hudutlu bir biçimde tüketmek, denetimi elinizde tutarak daha huzurlu ve sağlıklı bir bayram geçirmenizi sağlar. Bu yaklaşım, hem bedensel hem de ruhsal sıhhatinize yarar sağlar.”